İstanbul’daki Macar Kültür Merkezi, etkinlikleri ve sergileri ile şehrin çok kültürlü ve dinamik hayatına Macar tatlar katmak amacıyla İstanbullu sanatseverlere 2013 yılında kapılarını açtı. Merkez, Macar kültürü ve bilim dünyasını tanıtmak için modern teknolojilere sahip sergi salonları, oditoryum, kütüphane ve sınıf odalarıyla ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Diğer taraftan günümüz koşullarına uygun olarak çevrimiçi platformlarda faaliyetlerini olabildiğince fazla ilgili kitleye ulaştırmaya çalışır.
Liszt Enstitüsü - Macar Kültür Merkezi İstanbul
Merkez, her kesimden seyirciyi ilgilendirebilecek çeşitte program sunmaya çalışır. Sergilerde klasik ve çağdaş Macar güzel sanatını, etkinliklerde ise Macar edebiyatı, müziği, sineması ve tiyatrosunu tanıma imkanı sunulur. Ayrıca etkinliklerin yerli festivallere ve uluslararası programlara dahil olmasına büyük önem verilir.
Eğitim ve bilimsel işbirliklerin güçlendirmesine özellikle özen gösterilerek Macaristan’daki bilim insanlarının Türkiye ile ilgili araştırmalarının yine Türkiye’de sunulmasına imkan tanınır. Ayrıca Türkiye’de yaşayan ve çalışan Macarların anısını devam ettirmek, anıtlarını korumak de görevler arasındadır. Bunun için herkesin ulaşabileceği ve üç dilde titizlikle hazırlanmış bir kaynak sunulmuştur www.turkmagyarizi.com. Kültür merkezinin farklı düzeylerde düzenlediği Macarca dil kurslarında her sene yüzlerce öğrenci Macarca öğrenmektedir. Bunun yanı sıra Macaristan’da eğitim görmek isteyenlere burs fırsatlarını da tanıtmak merkezin görevleri arasındadır.
Merkez bunların dışında Türkiye’de yaşayan Macarlar için de önemli rol bir almakta, etkinliklere ev sahipliği yaparken Macar çocukları bir araya getiren İstanbul Macar Okulu’nu da desteklemektedir.
Dünyanın yirmi dört farklı ülkesinde yirmi altı adet Macar Kültür Merkezi faaliyet gösterir. Bu merkezler Macar kültürü, eğitimi ve biliminin üstün başarılarının uluslararası düzeyde yaygınlaştırılmasında özel bir rol oynar. Bu kültür ağı, Macaristan’da ve yurtdışındaki Macarların kültürel değerlerini, ilişkilerini besler ve inşa eder. Ayrıca diğer bir amaç, Macaristan'ın ve Macar ulusunun kültürel başarı ve değerlerini tüm dünyaya sunmaktır. Merkezler, Macaristan'ı modern bir ülke olarak tanıtmayı, en modern kültürel eğilimlere ayak uyduran, yaratıcılığa ve kültürel çeşitliliğe vurgu yaparak geleneksel değerlerine saygı duyan ve onları beslemeyi amaçlayan bir ülke olarak temsil eder. Tarihsel olarak, kültürel faaliyetleri hayata geçirmek için yurt dışındaki ilk devlet kurumu, Macar Bilim Enstitüsü adıyla İstanbul’da açılmıştır. Osmanlı İmparatorluğu’nun başkentinde ortak tarihe yönelik ve arkeolojik araştırmalar neticesinde kurulan enstitü, yönetim kurulu açılış toplantısını ilk kez 21 Kasım 1916'da gerçekleştirmiştir. Bu tarih böylece, kurumsallaşmış Macar kültür diplomasisinin doğum günü olarak kabul edilmektedir.
Merkezin, dil kursları dışında, mekanındaki ve dijital ortamdaki tüm faaliyetlerine erişim ücretsizdir. Güncel programlar ve haberler için merkezin Facebook, Twitter, Instagram ve YouTube sayfaları ve e-bülten aboneliği herkese açıktır.
Tarihçe
Osmanlı İmparatorluğu’nda 1860lı yıllarda başlatılan ve Macar tarihine yönelik bilimsel araştırmalar neticesinde sultanların hediyesi olarak otuzdan fazla eski kodeksin iadesi ve Macaristan’a gönderilmesi gerçekleştirilmiştir. Prens Ferenc Rákóczi ve maiyetinde olanların ve Tekirdağ’da yaşadıkları evlerinin araştırılmasının ardından Macarlara yönelik tarihî kaynakların tespit edilmesiyle görevlendirilen Imre Karácson’un arşiv uzmanı olarak Darüssaade’ye atanmasına da sıra 1907 senesinde gelmiştir. Zor koşullarda çalışmalarını üstün başarıyla sürdüren Karácson’un kan zehirlemesi sonucu hayatını kaybetmesinden sonra halefi Lipót Mosony’nın görevlendirilmesi ancak 1914 senesinde gerçekleştirilmiştir. İki bilim adamının ve Türk ve Macar siyasetçilerinin ortak gayretleri sonucu 1916’da Osmanlı başkentinde nihayet yurtdışında kurulan ilk Macar bilim enstitüsü olarak Konstantinopolis Macar Bilim Enstitüsü hayata geçirilmiştir. Enstitüde mimar Károly Kós, sanat tarihçileri Antal Hekler ve Zoltán Oroszlán, tarihçi Ferenc Zsinka ve arkeolog Géza Fehér gibi önemli bilim adamları çalışmışlardır. Birinci Dünya Savaşı sonucunda Bilim Enstitüsü faaliyetini durdurmak zorunda kalırken sonraki on yıllarda bile bir şekilde hayata döndürülememiştir. Fakat yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün özel isteğiyle 1935 senesinde yeni başkent olan Ankara’da bir Hungaroloji Enstitü kurulmuş ve yıllar sonra bu kurum Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi’ne entegre edilmiştir. Bugünlerde de faaliyetlerini sürdüren Hungaroloji Anabilim Dalı’nın yanı sıra, iki devlet arasındaki bir protokole dayanarak 2013’te İstanbul’da bir Macar Kültür Merkezi’nin açılmasıyla, 95 sene geçtikten sonra Türkiye’nin metropolünde tekrardan Macar kültür ve bilimi resmi olarak temsil edilmektedir.